Avrupa-Atlantik Ortaklığı 1997 yılında hayata geçirilen ve NATO üyeleri ile NATO üyesi olmayan Avrupa, Orta Asya ve Kafkasya ülkelerinin güvenlik konularında diyalog ve danışma mekanizmaları ile iş birliğini mümkün kılan bir programdır. Temelleri Temmuz 1990’daki NATO’nun Londra Zirvesinde atılan bu program, NATO’nun eski Doğu Bloku ülkeleri ve Sovyet Cumhuriyetleri ile kuracağı kurumsal ilişkilerin ve gelecekteki […]
Bu İçeriği Paylaşın
Share
Facebook
Twitter
LinkedIn
Email
Avrupa-Atlantik Ortaklığı 1997 yılında hayata geçirilen ve NATO üyeleri ile NATO üyesi olmayan Avrupa, Orta Asya ve Kafkasya ülkelerinin güvenlik konularında diyalog ve danışma mekanizmaları ile iş birliğini mümkün kılan bir programdır. Temelleri Temmuz 1990’daki NATO’nun Londra Zirvesinde atılan bu program, NATO’nun eski Doğu Bloku ülkeleri ve Sovyet Cumhuriyetleri ile kuracağı kurumsal ilişkilerin ve gelecekteki genişleme planlarının ana merkezinde yer almaktaydı. Bu ülkeler ilk etapta NATO üyeliğinden çok NATO ile ilişkilerini diyalog yoluyla geliştirmekten yanaydılar ancak eski Yugoslavya’nın parçalanması sürecinde patlak veren savaş ve Ağustos 1991’de Gorbaçov’u devirmek amacıyla yapılan ve başarısız olan darbe girişimi gibi gelişmeler bilhassa eski Doğu Bloku ülkelerinde kaygı yaratmış ve NATO ile ilişkilerin geliştirilmesi yönünde kuvvetli bir iradenin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Öte yandan benzer bir irade NATO ülkeleri arasında ortaya çıkmıştı. Sovyetler Birliği’nin boşalttığı alanlarda yaşanacak olası istikrarsızlıkların Kuzey Atlantik bölgesini de olumsuz etkileyeceği gerçeği NATO içerisinde de eski Doğu Bloku ülkeleri ile güvenlik konularındaki işbirliğinin derinleştirilmesi yönündeki iradeyi kuvvetlendirmiştir.
NATO ile eski Doğu Bloku ülkeleri ve Sovyet Cumhuriyetleri ile iş birliğinin kurumsal altyapısını oluşturacak ilk organ 1991 yılında kurulan Kuzey Atlantik İş birliği Konseyi’dir. Konsey, NATO ile işbirliğine girdiği ülkeler arasında güvenlik konularının ele alınacağı çoklu katılımın olduğu bir forum görevi görmekteydi ancak bu ülkelerin NATO ile ikili işbirliği süreci yürütecekleri ayrı bir mekanizmaya da ihtiyaç duyulmaktaydı. Bu doğrultuda hayata geçirilen ikinci uygulama ise 1994 yılında kurulan Barış İçin Ortaklık (BİO) programı olmuştur. Bu tarihten itibaren Avrupa Atlantik İşbirliği Konseyi ve 1997’den itibaren onun yerini alacak Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi NATO ve NATO üyesi olmayan ülkelerle işbirliğinin diplomatik ve siyasi boyutunun merkezi haline gelirken, BİO programı bu işbirliğinin askeri ve operasyonel boyutundaki en etkili platform olacaktır.
BİO programı, program ortağı ülkelerdeki savunma bakanlıkları ve silahlı kuvvetlerin bir dizi siyasi ve askeri reform süreci ile Batı standartlarına getirilmesini amaçlamaktaydı. Bu genel amaç doğrultusunda belirlenen özel hedefler ise şu şekildedir: ulusal savunmanın planlanması ve bütçelenmesi süreçlerinde şeffaflığın sağlanması; silahlı kuvvetlerin demokratik yöntemlerle kontrolü; NATO ile ortaklık programına dahil olan ülkeler arasında yürütülecek eşgüdümlü planlama, eğitim faaliyetleri ve askeri tatbikatlarla ortak ülke ordularının arama-kurtarma, barışı koruma ve insani operasyonlar için gerekli kabiliyetlerini arttırmak; program ortağı ülkelerin silahlı kuvvetlerinin BM ve AGİT tarafından yönetilen misyonlara katkıda bulunabilecek hale getirilmeleri; program ortağı ülkelerin silahlı kuvvetlerinin uzun vadede NATO bünyesindeki silahı kuvvetlerle birlikte çalışabilecek duruma getirilmeleri.
BİO programının uygulanmaya başlanmasıyla birlikte eski Sovyet Cumhuriyetlerinden Rusya, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Ukrayna, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Moldova, Kırgızistan’ın yanı sıra Avrupa’daki tüm eski Doğu Bloku ülkeleri de NATO ile ortaklık ilişkilerini derinleştirme fırsatını yakalamışlardı. 1997 yılında kurulan ve Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi’nin yerini alan Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi, BİO programı ile hayata geçirilen işbirliğini sürdürmek ve hatta daha operasyonel bir seviyeye taşımayı amaçlamaktaydı. Bu doğrultudaki ilk somut adım ise 1998 yılında kurulan Avrupa-Atlantik Doğal Afet Müdahale Koordinasyon Merkezi ve Doğal Afet Acil Müdahale Birimidir. Bu birim sayesinde olası bir doğal afet durumunda NATO üyesi ülkeler ve BİO programı ortak ülkeleri arasında operasyonel bir birliktelik tesis edilmiştir.
Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi ve BİO projesi ile sürdürülen kurumsal işbirliğinin sahadaki bir diğer başarısı ise NATO’nun 1999 yılında Kosova’da üstlendiği barışı koruma misyonuna (KFOR) ortak ülkelerin de katılmasıdır. İşbirliği mekanizmaları aracılığı ile BİO programına dahil olan ortak ülkeler 1999’dan itibaren uygulamaya konan yeni eğitim ve uyum programlarına dahil olmuşlar ve 2001’den sonra da ortaklık için ayrılan çeşitli fonlardan yararlanmaya başlamışlardır. 11 Eylül 2001 saldırıları sonrasında terörizmle mücadele, Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi’nin NATO üyeleri ve ortak ülkeleri arasındaki en önemli işbirliği alanlarından biri olmuş, ortak ülkelerin bir kısmı NATO tarafından yürütülen ISAF operasyonunda yer almışlardır.
Avrupa-Atlantik Ortaklığı ilk ortaya çıktığı zaman eski Sovyet Cumhuriyetleri ve Doğu Bloku ülkelerini NATO’ya tam üyelik için hazırlamak gibi bir misyon belirlememişti. Ortak ülkelerle yürütülen işbirliği süreçlerine zarar vermemek ve Rusya’nın tepkisini çekmemek için çoğu zaman açıkça dile getirilmese de özellikle BİO programı eski Doğu Bloku ülkelerini tam üyeliğe hazırlamıştır denebilir. Geçmişte BİO programına dahil olan ülkelerden Çekoslovakya, Macaristan ve Polonya 1999’da Bulgaristan, Estonya, Letonya, Litvanya, Romanya, Slovakya ve Slovenya 2004’te, Arnavutluk ve Hırvatistan 2009’da Karadağ 2017’de Kuzey Makedonya ise 2020’de NATO’ya tam üye olmuşlardır.
1997’den bu yana NATO ile NATO üyesi olmayan ülkelerin güvenlik alanındaki işbirliğini yöneten iki önemli sac ayağından biri olan Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi bugün 30 NATO üyesini 20 ortak ülke ile güvenlik konularındaki işbirliğinin kurumsal çatısını oluşturmaktadır. Konsey, Avrupa-Atlantik Ortaklığı Çalışma programı çerçevesinde kriz yönetimi, bölgesel güvenlik meselelerinin çözümü, konvansiyonel ve kitle imha silahlarının kontrolü ve yayılmalarının engellenmesi, uluslararası terörizmle mücadele ve sınır güvenliği konuları başta olmak üzere pek çok alanda NATO ve NATO ortaklarının birlikte çalışmalarını sağlamakta ve koordine etmektedir.
Daha fazlası için:
Okuma Önerileri:
Makale: Bruce George ve John Borawski, “NATO, the Euro-Atlantic Partnership Council, and the OSCE”, Helsinki Monitor, No. 8, 1997.
Makale: Eugene B. Rumer ve Jeffrey Simon, “Toward a Euro-Atlantic strategy for the Black Sea region”, National Defense University, Washington DC Institute for National Strategic Studies, No. 3, 2006.
Makale: Franklin D. Kramer ve Simon Serfaty, “Recasting the Euro-Atlantic Partnership”, Center for Strategic and International Studies, Cilt 30, No. 1, 2008, s. 1-8.
Makale: Suzan Colbourn,“NATO as a political alliance: continuities and legacies in the enlargement debates of the 1990s”, International Politics, Cilt 57, 2020, s. 491–508.
Video: The Future of Strategic Stability in the Euro-Atlantic Region – NATO 2030 Youth Conference, Munich Security Conference https://www.youtube.com/watch?v=3LFMk1RHbik (Erişim Tarihi: 24 Kasım 2020).
Doç.Dr. Şevket Ovalı, Lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde 1996 yılında tamamlamıştır. Yüksek lisans derecesini Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’ndan, doktora derecesini ise Dokuz Eylül Üniversitesi Kamu Yönetimi Anabilim Dalı’ndan alan Doç Dr. Ovalı, 2004’ten bu yana Dokuz Eylül Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Bir süre Hollanda Maastricht University College’da lisans ve lisansüstü dersler veren Ovalı’nın başlıca çalışma alanları, uluslararası güvenlik, Türk dış politikası, Türk-Yunan ilişkileri ve Türk-Amerikan ilişkileridir. Doç. Dr. Ovalı, 2010’dan beri Uluslararası İlişkiler Dergisi’nin editörü olarak görev yapmaktadır.